21 Ekim 2009 Çarşamba



ÖĞRENCİ EVİ

Bildiğiniz üzere birkaç aydır evde kalıyorum. Ama yazın burada olmadığım için pek dertli değildim. Ne zaman ki ben İstanbul'a döndüm, babam para göndermeyi -neredeyse- kesti, annem aramaz sormaz oldu, kış sezonu açıldı, mağazalarda yeni yeni kazaklar ayakkabılar, kazaklar boy göstermeye başladı... Ağlayasım geliyo arkadaşlar! Ev kirası, su, elektrik, doğal gaz derken kafadan bir üç yüz bayılıyorum. Bir de bunun yemesi, içmesi, IETT'si var. Üstelik Türkiye 70.si olarak aldığım bursu soracak olursanız: rakamla 0 TL! (O yuvarlak şey sıfır işte, hayatın anlamı.)

Üstelik yetmezmiş gibi 2 kaplumbağam, 1 hamster'ım ve bir de üniversitem var.

Şu an parasızlıktan ölüyor, böyle açlıktan kırılıyor muyum? Hayır... Ama bütün yaz dişimden tırnağım arttırdığım, seneye Interrail'e giderim diye biriktirdiğim paracıklar birer birer tarihin tozlu sayfalarında yerini alıyor. Sanırım bir iş bulmam ya da zengin bir aileye kendimi evlat edindirmem lazım. Diğer seçenekleri düşünmek bile istemiyorum farkındaysanız.

Sonuç olarak diyeceğim şudur ki: Öğrencilik zor arkadaşlar! Üstelik bugün presentation yapmam gereken saatlerde, cep telefonunun azizliğine uğramış bir şekilde mışıl mışıl uyuyordum. Bu okul bitmez. Vallaha bitmez. Bu arada, sayın izleyicilerin huzurunda ben Boğaziçi'nin AQ.

2 yorum:

Unknown dedi ki...

Öğrencilik günlerim geldi aklıma, Kocaeli'deydim ben de. Kimi zaman çok rahat kimi zaman çok fakirdim. Bir arkadaşımın ablası vardı 4. sınıf mühendislikteydi, "öğrencilik sefilliktir" demişti, arada kurcalar kafamı hala, kimi zaman hak veririm kimi zaman yok canım derim :)

Pastafaryan dedi ki...

Sefillik, sefillik ama... Hani insanlar yaşadıktan sonra derler ya "En güzel günlerim onlarmış, kıymetini bilemedim.", ben şu an yaşarken çok da iyi biliyorum en güzel günlerimin bunlar olduğunu... Ama kıymetini biliyor muyum, orası tartışılır. Ama bildiğimiz bir şey var, o da bu yazı içerisinde ne çok "bilmek" dediğim. Yok yok şaka o değil. :P Şu önümdeki 4(3,5) sene hiç bitsin istemiyorum. Daha birinci sınıftan okulu uzatmayı düşünmeye başladım resmen.

Elimizde bunlar var:

random (7) çeviri (7) niteliksiz bilgi (6) sevgili günlük (6) dimi (5) final haftası (5) translation of poetry (5) şiir (5) şimdi reklamlar (5) ateizm (3) hayatım sikildi (3) kısa öykü (3) nazım hikmet poems in english (3) poetry (3) sex (3) yemek tarifleri (3) öyküler (3) Muse (2) TV (2) aşk (2) blog (2) denemeler (2) din (2) ewan mcgregor (2) istanbul (2) izmir (2) kadın erkek ilişkileri (2) linguistics (2) poème (2) çizim (2) 3D (1) 40. izleyici (1) BÜMAK (1) NY (1) abazanlık (1) aids (1) aile (1) ajda pekkan (1) alıntı (1) amerika vs. türkiye (1) ananas (1) anket (1) avatar (1) ayrılık (1) aşk-ı memnu (1) bilinmeyen gerçekler (1) bir günah gibi (1) bira (1) burger king (1) ceci n'est une pipe (1) curt wild (1) duman (1) facebook (1) filistin (1) film (1) fransızca (1) français (1) freud (1) gaykedi (1) gel gör beni (1) gramer (1) hamster yemi (1) hastalık hastası (1) hayat (1) ikea (1) inekler (1) internet (1) israil (1) itü sözlük (1) kalbim ege'de kaldı (1) kelimeler (1) kendime not (1) kilyos (1) krema (1) kızarmış ekmek (1) lover you should've come over (1) martin luther king (1) mcdonalds (1) mid-term (1) müzik (1) oasis (1) olmayan adam (1) olric (1) oscar wilde (1) pasta (1) pastafaryan ne demek (1) patlıcanlı kabaklı makarna (1) pedofili (1) pedophile beards (1) psychology 101 (1) rapist glasses (1) sportsfest (1) star wars (1) steakhouse (1) sıçtın mavisi (1) texas (1) the ballad of reading gaol (1) the x files (1) to-do list (1) tutunamayanlar (1) usa (1) var olmak (1) velvet goldmine (1) video (1) webstats (1) yorum denetimi (1) yunanistan (1) yunus emre (1) çürük raporu (1) ödev (1) özgürlük (1) öğrenci evi (1)
 

Blog Template by YummyLolly.com - RSS icons by ComingUpForAir